Apple’ın ekosistem oyunu onlarca yıldır tüketici elektroniği sektörünün hem kıskançlığı hem de belası oldu. Perşembe günü ABD Adalet Bakanlığı tarafından açılan bir davanın ardından, şirket artık donanım devine karşı uygulanan güçlü antitröst suçlamalarının da merkezinde yer alıyor.
16 eyaletin başsavcıları ve Columbia Bölgesi ile ortaklaşa açılan kapsamlı dava, öncelikle iPhone’a ve şirketin uygulama satışlarına yönelik duvarlarla çevrili yaklaşımı gibi tartışmalı uygulamalara odaklanıyor. Apple Watch da dosyalamada bir miktar yüz yüze zaman alıyor.
Dava haklı olarak Apple Watch’un “yalnızca iPhone ile uyumlu” olduğunu belirtiyor; bu, pazar payının açık ara lideri olanı almakla ilgilenen Android kullanıcıları arasında uzun süredir devam eden bir şikayettir.
Başvuru şöyle devam ediyor: “Eğer Apple bir kullanıcıyı Apple Watch almaya yönlendirebilirse, o kullanıcının farklı türde bir akıllı telefon satın alması daha maliyetli hale gelir çünkü bunu yapmak, kullanıcının pahalı Apple Watch’unu bırakıp yeni bir akıllı telefon satın almasını gerektirir. yeni, Android uyumlu akıllı saat.”
Başvuruda, “iPhone kullanıcılarının Apple’ın özel donanım ve yazılımına olan bağımlılığını azaltabileceği” iddia edilen “platformlar arası akıllı saatlerin” çekiciliğine değiniliyor. Hiç şüphe yok ki, Apple’ın ekosistem oyununun büyük bir kısmı, kullanıcıları çeşitli ürün gruplarında kendi donanımını kullanmaya zorluyor. Bu, “sadece işe yarar” ilkesinin önemli bir parçasıdır.
Ancak Apple, belirli işlevlerin yalnızca birinci taraf donanımlarda belirtildiği gibi çalışmasını sağlama konusunda tek başına değildir. Bu, akıllı saatler ve Bluetooth kulaklıklar gibi giderek daha önemli bir yardımcı ürün haline geldi. Ancak önemli bir fark, dünyadaki Apple olmayan telefonların büyük çoğunluğunun aynı işletim sistemini çalıştırması ve bu sayede üreticiler arası ek işlevsellik sağlamasıdır.
Başvuruda, Apple’ın Ürün Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı’nın dahili bir mesajına yer veriliyor ve saatin sınırlı uyumluluğunun “iPhone müşterilerinin geçiş yapmasını engellemeye yardımcı olabileceği” belirtiliyor. Dava, öncelikle Apple Watch’u iPhone satışlarıyla olan ilişkisi açısından tartışıyor, ancak şirketi “akıllı saat işlevselliği için yeni ve geliştirilmiş API’lere üçüncü taraf erişimini sınırlamakla” suçluyor.
Apple Watch, tarihsel olarak kendi kategorisinde küresel pazarda iPhone’dan daha baskın konumdaydı. DOJ’un davası, şirketi Apple Watch işlevini açmaya zorlarsa, bu yalnızca saat tabanlı iPhone satışlarını sınırlamakla kalmayacak, aynı zamanda cihazı potansiyel olarak Android kullanıcılarına da açacak ve bu da satışlar üzerinde olumlu bir etki yaratabilecek.
Başvuruyu yazanlar aynı zamanda Watch’un kökenine karşı da küçük bir inceleme yaptılar (ve belki de Pebble’a bir gönderme yaparak) şirketin “akıllı saat fikrini üçüncü taraf geliştiricilerden kopyaladığını” yazdılar.
Kaynak: https://techcrunch.com/2024/03/21/heres-what-the-doj-suit-could-mean-for-apple-watch/
Web sitemizde ziyaretçilerimize daha iyi hizmet sağlayabilmek adına bazı çerezler kullanıyoruz. Web sitemizi kullanmaya devam ederseniz çerezleri kabul etmiş sayılırsınız.
Gizlilik Politikası